Yalan diyen taşlanır.
Sussa bile haşlanır.
Dyieceğim var amma,
Söze nasıl başlanır?
Derelerde taş olur;
Terzide kumaş olur.
Benim içli anamın
Gözlerinde yaş olur.
Taç takacaktı yarim.
Çiçekler taktı yarim.
Yüzünde göz izi var,
Sana kim baktı yarim!
Yılın günü, ayı var;
Dağda kurt var, ayı var.
Köşküm, hanım yoksa da,
Gönlümün sarayı var…
Aşa soğan kıydılar;
Çifte nikah kıydılar.
Neden gözüm yaşardı?
Sanki cana kıydılar.
Kaçkar'da kar olaydım,
Koyaklara dolaydım.
Ne sana yâr diyeydim,
Ne böyle kahrolaydım.
Güle naz, bu, güle naz.
Bülbül eder güle naz.
Dünya'nın hâli böyle;
Ağlayan çok, gülen az.
Güldür güldür
Yamacından, yarından
Su akar güldür güldür.
Bağ, ova ve dağımız
Çiçektir, güldür, güldür…
Ak eyle yüzümüzü,
Ya Rabbim, güldür, güldür!