-Güz elleme!
Elleme, güz, elleme!
Solar yaz çiçekleri,
Yaklaşma güz, elleme!
Dört mevsim kim yazacak
Rize'ye güzelleme? -
Aldı Uşak:
Gezerim tepe, bayır
Biçerim çimen, çayır...
Tasındaki ayrandan
Bana da biraz ayır!
Karşıladı Paçı:
Görmesin teyzem, dayım;
Aman, kurban olayım!
Ilıca'mın suyundan
Hani ya benim payım?
Yine Uşak aldı:
Ne sorsam, ne istesem;
Hazırdır senden: Hayır! ...
Ben görmedim hayrını,
El görsün senden hayır! ...
Tekrar Paçı cevapladı:
Dağ dağın aynasıdır,
Duman dağın yasıdır...
Sevip alamayanın
Yağmur, ağlamasıdır! ...
Uşağın nutku tutuldu:
Ezberimde mani yok,
Yanlış derler, hani yok!
Arasalar bulunmaz,
Bizden dertli fani yok! ...
Paçı da garipsedi:
Boz bulanık dereler,
Neler götürür, neler! ..
Dolar benim başıma& Gelir benim aklıma,
Karmaşık düşünceler&Karışık düşünceler! ...
Uşak yeniden başladı:
Dereler akar durur,
Doldurur enginleri...
Vurgunu sudan vurur,
Yurdumun zenginleri! ...
Paçı da noktaladı:
Bekçisiyiz bu yerin,
Tepe ve derelerin...
Suyu bulandırtmayın,
Halka da hisse verin!