Bilmediğiniz yaşamadığınızdır anlatamam
gerçeğin gölgesinde çürüyen iktidarsınız
Gözleriniz bir çocuğun küfrü kadar hoyrat
elleriniz yalnız ve o kadar rahat
dokunur mahreme söküp atamam
Acıma tuz basarsınız
fikre çözülmeyi dayatamam
Darağaçlarınız karşılar sabahı erken
didikler bırakılmış gölgemi suçlayamam
Ölü bir denizim tamam
kıyılarımda yaza kalan bir kırık kanat
öfkemi durmaksızın silkeler
Sevgi yakasını kurtaramaz şüphenizden
Her sancı ölüm getirmez fakat
ikinci baharda yüreğimi örseler
çözülmüş yanlışı anlatan kelimeler
Endişeniz intiharın faili meçhul tetikçisi
çürümüş akıla can veremem
Cümle kapısında Nemrut lanetli erkin bekçisi
Sevgilim düş ülkemdir ayan edemem
Kurusun bahçemde gül özgür değilse eğer
kırılsın çıplak yontu çatlasın yürek
Söyleyemem bu kuşatılma bana yeter
fermanımı ben astım boynuma isteyerek
Altın tasta sunulan zehir karasevda ben Kerem
Aslı içimde cemali sır söyleyemem