Düş bozan çığlık ruhumda
Acının dişi yok ki ısırsın
Ağrısını gömdüğü sözü
sevmediğine bırakır insan
Ardına bakmadan uçar gökyüzü
İçine işleyen soğuk yalnızca
kış mevsiminden kalan bir imge
Yalnızca ağladığımız zaman
yazılır kod adımız usulen
incinmiş adamlar listesine
İyi oyunlar kuran kimliğimiz
sorulmaz çocuk tanrılara
aklımızı çelmeğe gelir düş
giderken dudağa değen öpüş
tarifi imkansız kurutur dilimi
Kuşların neden çekip gittiğini
gökyüzü bilmezse eğer
fırtınanın gelişinden ürker ağaç
Geç başlayıp tez biter sevişmeler
tedirgin beyazdır ödün verdiğimiz
Yine dönüp vurur gitmeye muhtaç
serüven delisi yolculuk
kırık mührünü kapılara
Kalbim yine gökyüzü yine çocuk