gece bitti- ayışığı gözlerinizde
siz de gittiniz
gidenlerin izi üstüne
çöktü duvar ve öldük bin kere
ışık olmasın- hep karanlık
güneş dağıtır saçlarınızı anımsarım
o denizin yeşilinden bakardınız
sevmeyi bilenlerin denizi
ahhh okyanusların perisi
siz de gittiniz
kopkoyu bir yalnızlıktır bulanır gözlerime
ömrümden ömür verirdim isteseydiniz
ne vakit sussam masadaki sürahi
ve yanında duran bardağın kederi çöker yüreğime
susamışsınızdır, sahi çay da severdiniz
yeni demlenmiş, demli biraz- ince bardakta
sizden öğrendim öpüşmeyi
baharda bir papatya tarlasıyla
erguvan ve nergis aşkını
bülbül ve gülün aşkını
rüzgarla denizin aşkını
şiirle resmin aşkını
sizden öğrendim sevmeyi sokak kedilerini
yağmur sonrası bir gökkuşağı
tam ortasından vurulmuş bir beyaz bulut
hüzne yağan ayışığı
hangisi yaraşırdı nefesinize
siz de gittiniz
uzun bir yoldan gelmiş gibiyim
uzun bir yola gidecek gibi
bir çığlık yükseliyor boğazımdan
ne zaman bir söze başlasam
yaralı bir kuş gibiyim
avcısını bekleyen yaralı bir kuş
akşama döndü gün - kışa mevsimler
uzaklardan bir keman sesi
bozulmuş tüm seslerimin akordu
hıçkırığa dönüşüyor en sağlam cümlelerim
erkendi-henüz çok erken
hüznümü saplayıp ortasına alnımın
siz de gittiniz