kızıla kesmişti gözleri bile
alı al dağların moru mor tepeleri
söz verilmez çünkü hayat üstündür her sözden
ama durmak da yok- çamurdur selin sonu
portakal nergislerinin vaktidir
gitmek böyle zamanların yazgısı
ürperirsin artık daha soğuk geceleri
üşüme kapat pencereni
karışık düşünceler büyür yüzünde
gözlerin kanlı- belli uyumamışsın
unutmak alkoliktir sabahı akşamı yok
söker atarsın sesleri-şiirleri
ömür bazen hep sonbahardır
yalnızlıkla anılan kır çiçekleri
senfonik bir hüzün bırakır-akşam yavaş
ve gizli bir bıçak gibi girer böğrüne
kimse bilmez kimsenin çocukluğunu
radyoda arkası yarın beklentisi
karartma geceleridir biraz heyecan
ve büyük iş yapmanın gururuyla
söndürülen evlerdir
çelikten sanılırdı bildiğimiz şarkılar
çıksan şimdi sokaklar
kaldığın yerden adımlanır
dilinde bir iki dize
anımsanan sözlerle
bildiğin bir şeydir yaşamak