Şimdi alsam elime kalemi,
Dem vursam yalnızlıktan!
Ayrılıktan bahsetsem,
Katran karası gecelerin,
Sonu olmayan ışığından,
Ve yağarken yağmur,
Islanırken bedenim gibi yüreğim.
Bir of çeksem
‘Dertli bizim küçük yine' dersiniz
Aramam öyle şatafatlı kelime,
Eskiye dönüp bakmam.
Af yüreğimin ta kendisidir,
Kimseye kin tutmam!
Kusuru hep attığım adımlarda ararım,
Kimsenin kusuruna bakmam.
Kalem bu, fırsat geçti eline,
Anlatır şimdi tüm sırlarımı.
‘ Dur ' demek ne haddime,
O özgür bir nesne okur bildiğini.
Okursanız bu satırları,
‘Nerden çıktı şimdi bu' dersiniz.
Çok kırmam insanları,
Kırılmamın uç noktasına gelmemişsem eğer.
Kendimden başkasına haksızlık etmem,
Ağlayarak yenerim öfkemi,
Gözyaşımla yıkarım hep,
Sonra asar kuruturum güneşe,
Solarsa solsun derim,
Yüreğimi
Severim yurdumu vatanperverim,
Her şey vatan için bilirim,
Konu çocuklarımsa eğer,
Boynum kıldan incedir.
Sütlimandır onlar için yüreğim,
Anayım neyleyim
Yönetirim parmaklarımın arasında kalemi,
Özlemi yazarım soluk soluk,
Hasreti dirhem dirhem,
Ve sensizlik olunca konu,
Kalem aşar yüreğimi,
Yetişemem
O kadar zorlarımda,
Bir mutluluğu yazdıramam.
Şöyle içten bir gülümsemeyi,
Sorar dururum da hep,
Neden bilmem
Sebebini söylemez bir türlü,
Kalem yaptı yine yapacağını,
Anlattı beni size,
İşte ben
…