Ayhan Kurt - Canavarlığa Yazgılı Şehzade

Sözleriniz çarpardı etime, dilimin kuyuları kireçlenirdi
Görmeseydiniz beni keşke, kapanıraçılmaz kilit olmasaydım tenime
Damarın akışında med-cezr üzre sarkaç
Kayaraktan zaman-mekân arasından
Çıplak ruh! titrek ruh! kaybolurdum, gayb olurdum, görmeseydiniz beni keşke

Kafesi araladım, tırnağı araladım, "yaşamak"a girdim biraz
Eldeğmemiş, bakire kuşlarıma vesika sorup durmayın artık, yeter
Yeter, ölümönündebaşdönmesi'ne uğramasın kanatlarım
Ben uğraştım, didindim, kirimi gömdüm, bırakın peşimi
Ben unutuldum bu dehlizde, asırlar oldu
Lalam saklamıştır:ki boyu kaftanına erişmemiş çocuğum
Kurtulsun adamların elinden
Mülke zeval gelmesin, unutulsun
Müsade buyrun, emekleyerek çıkarım merdivenleri
Yeraltı imgelerimi itinayla sererim çamurlu güneşinizin altına
Balmumu benliğim dayanmaz, eririm
Korkarım, ben'i emanet ediniz diyemem

Cuma selamlıklarında ipekli esvaplarımla eşlik ederdim yaşlı babama
Bir gün azınlık kalacağımı bilmeden
Ve adamlar dörtbir yanda kollarını sıvardı
İyice sıklaştırırlardı safları
Ezilecek, düzülecek serçe yavrusuydum, korkardım
Giderdim, her selâtin caminin karşısına on ayasofya dikerdim
Kahkahalarımla gelirdi dalgalar
Gelir, kumdan selâtini götürürdü
Mezarıma sövmeyin lütfen, gücenirim Tırnaklarımla kazdım, eşeledim ben orayı
Kan oturdu parmak uçlarıma
En dipten çıkardım hazinemi
Çocuklar buldum, çürümüş ahşap evlerde cam delisi kesilen çocuklar
Çürümüş sesimden damıtıp sütümü
Emzirdim onları
Bir moğol rüzgâr karıştırdım sesime
Kendi imlâmı kurdum
Soru işaretleri küçüldü, ünlemler büyüdü, üç nokta sonrası ölümdü
Tarih düşmedi ardımdan kimse
Aldırmadım, bir moğal atının nallarına tüneyip
Çektim o bunağın bastonunu: tarih düştü!
Ben, kasvet ülkesinin tebaasız imparatoru
Ferman buyurdum, birleşti eşcinseller
Soğuk duş seanslarında kırılmadı bir daha çöp çocuklar
Ben, küskün dere!
Mağrurum, ısrar etmeyin, cik ekinin avantajlarını rededediyorum
Israr etmeyin, şuh bülbüller ince saz melankolisiyle ağlaşadursun
Bundan bana ne!
Sabredin, şimdi bulurum, bir rahim serinliği serperim yüzüme
Sabredin, çocukluğumun gizli geçitlerini yağmalamayın, incinirim
Sabredin, işte sürprizim: biraz izafiyet teorisi almaz mısınız
-Bunu sizden öğrendim
Ne çoksunuz, "yaşamak" üzerinde mülk ilanlarınızla kocamansınız
Görmeseydiniz beni keşke, neden-sonuç avlarında sürülmeseydi izim
Bırakın peşimi, tamam, katli vaciptir yazılsın psikiyatr fetvalarına
Bırakın artık, bırakın beni! tahtımı terk edemem, ısrar etmeyin
Yoksa nasıl kapatırım tırnağı, nasıl kaçarım bu şiirden...