SIR
içimin Babil Kulesi yıkıldı
sır kapılarından geçtik
alacakaranlığın şehirleriydi
gölgelerin yıldızı ışıktı, aşktı, yaşamdı
keşke en büyük savaş
rahmini öperek vedalaşıp teninle
-ganimeti süt, sevgi, kucak ve şefkat-
bilinmezliğin dünyasından nefes almak olsaydı anne
ailem dedim o sararmış resimden baktım geçmişe
ikiniz yan yanasınız, kucağınızda kırılgan çocukluğum
babam genç bir gülüşle süslemiş yüzünü
sen, ciddi duruşla bezgin bakış arasında med cezir
bölünen evlilik, çatlayan evren, sızan sır
sönmüş dünyaların sözlerini kutsadı zaman
seslerimiz öpüştü, sislerimiz karıştı birbirine
gözlerimin ünlü hüznü geri çekildi
soyunduk yıldırımlardan, suya yazıldı öfke
içdenizlerinde yüzme çocuk
hayallerin boğulur dedim de kendime
dile geldi eski bir soru
gelincikler büyüyünce gelin mi olur anne?