Sülfür inceldi ve en yorgun yerinden kırıldı ayna
Tenhaydı düşlerim, geceydi, çıkıp geldim işte
Su ve ateş, bir de gülünç yalnızlığım var sana
Getirebildiğim, kokularını yitirmişti çünkü güller
Suyu dinle, ateşi yak, özledim demek bu
Parasız yatılı hüzünlerden ne kalır geriye
Biraz Tamil biraz Türküz ayıptır söylemesi
İntiharsa günahtır, külliyen yasak bilirsin
Pısırık bir ihtilal gibi getirdim sana bunları
Bir de belleğim, başıma bela hazin ve komik üstelik
Hatırla eskiyen meydan saatini, çocukluğundur
Tayyare pulları getirdim sana, evden kaçışlarımı
İstersen yok say bunları, tespih de yapabilirsin
Beni vur saatin altında, seni seviyorumdur bu
Şiir yazan bir adamın fotoğrafı var yanımda
Kendini ölümlü sanıyor, onu getirdim ganimettir
Büyüdü büyülenerek, taşlayarak kovdu kabilesi onu
Suyun öte yakasında yaşadı, Sisyphos dediler adına
Sülfür inceldi ve en yorgun yerinden kırıldı ayna
Ayna pusluydu bunca yıl nice sır taşımaktan
Kırılmanın sesini duydum ve onu getirdim sana
Unutulmaya geldim işte, onarılmaya değil
Kov beni kabilenden, ama bekliyorum demek bu