Bir resim çizdim,
Çiçekli sarı tuvalde.
İki yüzlü bir sonbahar.
Çiçeği vazoya koydum.
Üstüne her şeyi.
İki yolun ortasında durdum.
Birinde çakıl, diken.
Çakır dikeni öbür ki;
İkisinde de koştum bir ömür,
Ayak bileklerim al kan,
Duruldum.
İki kırmızıdan birini seçmem gerekti.
Kan kırmızı ve gül kırmızı.
İkisi de en gerçekti,
Beyhude yorduk aklımızı.
Şirin'in kavli bilinmez, dağları delse de Ferhat'ın gürzü.