Gözü dönmüş bir yüzyıl dolaşıyor
adı yirmibir.
Bense gözlerim kapalı özlemler yazıyorum
derin sazların parmak uçlarında.
Kıvrandıran sancılar çekiliyor.
Oysa ben
umarsızca
umut döküyorum gülün dibine.
Kurutulmayan bir hastalık
kapanmayan bir yara var yirmibirinci yüzyılda.
Bense mavinin elinden tutmuşum
sarı kumlarda
sevecen izler bırakıyorum.
Eğreti bir yüzyıl sürüyor.
Oysa ben ritmik vuruşlarıyla yüreğimin
mavi ıslıklar çalıyorum yıldızlara
gecenin körlüğüne aldırmadan
elimde güller
sallıyorum
bir yüreğime
bir yanağıma.