Koyun, kuzu meleyordu
Sesi dağı deliyordu.
Düğün dernek oluyordu
Hiç kalmamış köyümüzde.
Çırıl Çıplak olmuş dağlar,
Bu hali görenler ağlar
Üzüm vermez olmuş bağlar
Gül kalmamış köyümüzde.
Neler geldi neler geçti…
Kimler kondu kimler göçtü?
Nice canlar ekti biçti…
Dal kalmamış köyümüzde.
Kurumuş gülü goncası,
Çiçek açmıyor yoncası.
Daha kaybolmuş nicesi…
Yel kalmamış köyümüzde.
Mor menekşesi sümbülü,
Güllere küsmüş bülbülü.
Baharda çağlayan seli,
Göl kalmamış köyümüzde.
Herkes ileriye gider,
Bu ne talih bu ne kader
Ne dozer var ne greyder,
Yol kalmamış köyümüzde.
Çalınmaz davulu sazı,
Oynamaz gelini kızı,
Kesilmiş bülbül avazı,
Dil kalmamış köyümüzde.
Tabiat bizden davacı,
Bu ne hüzün bu ne acı,
Bütün dertlerin ilacı,
Bal kalmamış köyümüzde.
Herkes şehrin yolun tutar,
Hep dert alır hep dert satar,
Bulunurken katar, katar,
Mal kalmamış köyümüzde,
Kalmamış kırlarda çiçek,
Her şey olmuş sahte kaçak,
Ahmet' i ağlatan gerçek,
Hal kalmamış köyümüzde.