'.............Kederinden dişleri kenetlenmiş, sakalı ak, sakalı kirli, aydınlık
yüzlü, geniş alınlı duvar dibinde güneşlenen yaşlı adama sordu:
'Bir zamanlar bu şehirde konuksever, sıcak yürekli, dost canlısı iyi
insanlar, ceren gibi, kırmızı mercan gözlü, uzun boyunlu, kalem kulaklı, suna
gibi cins atlar vardı. Onlara ne oldu? '
Yaşlı adamdır ki, azıcık doğruldu, ak saklı kirli, titredi, yüzü eski
bir ışıkla parıldadı, derin bir aaah dedi, ciğeri söken. Aaaah! Duvara sırtını
iyice verdi.
Neden sonra gözlerini açtı:
'O iyi insanlar,' dedi, 'o güzel atlara bindiler çekip gittiler...
Aaaah! Aaaaah! Aaaaaah! '
Yaşar Kemal, Demirciler Çarşısı Cinayeti.
bunlar kaldı elimizde
işinize gelmese de
alır kendilerine mal ederler
onca acıdan ve fırtınadan
sana kalan efkarı
alır ayaklar altına
soyarlar anlamından
hançer keskini dillerinden
bilgiç manalar vermeye çalıştıkları
bön bakışlarından tanı onları
bir garip güruh ki
bakarsın solcu
bakarsın sağcı
düpedüz yağcı
elleri kirden çıkmaz
periskoptur kulakları
soy
ta
rı
sahtiyan gülüşlerinden tanı onları
anlamazlar kitabi tarafından hiçbir şeyin
okumadan alim
doğuştan şair
bütün incelikler onların tekelinde
aşk bile onlar için var
devran onların devranı
kara kara kargalar
aslında binyıllardır iktidardalar
müdürse
bir üstüne
memursa
amirine
mutlaka yaltaklanacak
kendinden alt basamağın başında
zulüm yumruğu
iyilik onların tekelinde
güzellik onlar için
sevgi diye sunarlar nefreti
ve vatanseverlik ayaklarına
satarlar memleketi
iyi gözle onları
Haramzade elin öpüp
Dem oldu tükürdüler
her yerde
her zaman
hazır ve nazır
hangi parti iktidarda
onlar onun militanı
ama kelimelerin altında
bir hazin pislik akar
sözcükler sapsarı
soy
ta
rı
romayı yakışını
onlar alkışladı nöronun
hüseyini katledenin
ardındaki sürüydüler
ve yeni gelen iktidarlarda
en ön safta yürüdüler
alkışladılar da celladı
devir değişince
kurbandan yana höykürdüler
şimşir taraktırlar
kel başa
sütten çıkmış kaşık
dolaşık
bulaşık
padişahım
çok yaşa
devranla birlikte değişip
eski sahiplerine ürdüler
karanlık geçmişlerini
hahramanlık öyküleriyle
kamuflaj yaparak anlatırlar
oysa ihanetler bırakmışlar arkalarında
ve fakat zamanımızda
alenidirler gün gibi
yakında
kurarlarsa
daltarak partisini
şaşırmamalı
insanlık tarihinde
görülmemiş kadar çok
bok
ortalıkta kıvıl kıvıl
kaynıyorlar
ağıtlara bile
göbek atıp
oynuyorlar
bir garip güruh ki
bakarsın solcu
bakarsın sağcı
düpedüz yağcı
elleri kirden çıkmaz
periskoptur kulakları
soy
ta
rı