Yaşama sevincini yüreğinde hissedenlere, kendilerini oldukları gibi kabul edip hayata merhaba diyenlere selam olsun. Neden mi? Hayatta her şeye sahip olup ta hala kendilerini dipsiz kuyulara atmaya çalışanları görünce bu sözü söylemeden geçemedim. Muhsin Yazıcıoğlu parkında eski bir arkadaşımla karşılaştım. Ayakları tutmuyordu, tekerlekli arabaya mahkûmdu, çok yıpranmıştı ama yüzünden gülücükleri eksik etmiyordu. Tanıdığım ilk günkü gibi inadına hayatla barışıktı.
Ellerinde sağlık gibi bir nimeti olan bizler ise anlaşılmaz bir inatla hala ben deme uğraşı içindeydik. Aslında toplum içinde mutlu gibi görünüpte yalnızlığı içimizde yaşayanlar acaba bizler miydik? Ha bire ellerindeki boncukları kolye, tespih vb. benzer bir şeyler yaparken yüzündeki bütün geçmişin anısıyla hala var olmanın en garip hazzını duyan bu arkadaşa bütün mutsuzların gıpta ile bakmaları gerektiğini düşündüm.
Biraz ilerde elindeki değneği ile hayata sıkı sıkıya sarılmış, yüreği ile herkesi görebilen ve olanca yeteneğini sergilemek için uğraş veren birini görünce şaşırdım. Gören gözler derneğine başkanıydı ve uğraşı kendisi gibi olan ancak öğretmenlik sınavına hazırlanan arkadaşlarına heyecanla yardımcı olmaya çalışıyordu.
Ve' Göç yolu caddesinden gençler geçiyordu. Sağlıklı görünüyorlardı. Ama hiç birinin yüzünde mutluluk ifadesi yoktu. Hep acele ile geçip gidiyorlardı. Hiç bir şeyleri yoktu ama belli ki büyük sorunları vardı, kendilerinin bile kabul etmedikleri.
Hayatı zora sokmak için var gücüyle uğraşan bizler ne arıyorduk mutlu olmak için? Yatlar mı? Katlar mı?
Bizler bir selamı bile esirgerken, paylaşmayı unutmuşken, hep ben demekle meşgulken acaba biz mutlumuyduk. Evler, Arabalar, yeni modeller, markalı giyecekler, başkalarına hava atmakla geçen bir ömür. Birbirimizi geçmek için akla hayale gelmeyecek oyunlar sergilerken,
İnsanlık adına hiçbir şey yapmazken, parkta karşılaştığım arkadaşım bizler hakkında ne düşünüyordur bilmiyorum.
Önemli olan kendin olduğunu kabul etmek değimlidir? Önemli olan öncelikle yaşama sevincini yüreğinde hissetmek değimlidir?
Kapkara suratlarla insanların içinde gezerek bizlere mutsuzluk taşıyanlar dinleyin! Artık hayatın anlamını ve varlık sebebinizi düşünerek yüzünüzdeki maskeleri çıkartın. Çünkü sizin var olan değerlerinizden haberiniz yok.
Caddelerden geçerken,komşularınızı gördüğünüzde,güneşin her doğuşunda lütfen gülümseyin.Şükür gülümsemesi olsun bu.Uzatın ellerinizi,uzun uzadıya sıkın..böylece varoluşunuzun bir anlamı olsun.İşte o an mutlu olmak için koşuşturmanın o kadarda önemli olmadığını anlarsınız.Ne zaman zorda kalırsanız,her şeye rağmen yaşama sevincini diri tutabilen binlerce arkadaşımı aklınıza getiriniz.
Binlerce sokak Çocuğunu, aç sefil yaşayan, bir ekmek uğruna koşuşturan insanları düşününüz. Sağlığınızı düşününüz ve yaşama azmi sizi sarsın. El uzatın ki başları dim dimdik duran ve devamlı gülümseyen engeli aşmasını bilen engellilerle birlikte sizlerde gülümseyin.