Selvi boylum göremedim yüzünü
Kalem kaşlarını çakır gözünü
Çok özledim edasını nazını
Yüreğin taş olmuş ne gelir elden
Diyar diyar geze geze yoruldum
Felek sillesini yedim savruldum
Sevdan ile yana yana kavruldum
Yüreğin taş olmuş ne gelir elden
Ne kara yazılmış şu alın yazım
Ne yazımız oldu nede baharım
Gurbet elde hasretinden yanarım
Yüreğin taş olmuş ne gelir elden
Bir aşk için ne cefalar yaşadım
Yıllarca ağlayıp yıllarca yandım
Senide yürekten seviyor sandım
Yüreğin taş olmuş ne gelir elden