Abdullah Melik Mısırlı - Martıları Ağlattılar

----Sonun Başlangıcı----

Bıçak gibi kesmişti
Bir tek söz.
Sonsuza dek birlikte
olma hayallerini..
Kızı vermiyordu babası,
Ve aşkları imkansızdı
Ölesiye severken..
Oysa yalanlarla dolu dünyada
Tek gerçekleriydi aşkları..
Mutlaka birlikte olmalıydı onlar
Anlamsızdı yoksa hayat
Kırlar,çiçekler,
Ve ışıl ışıl
Aydınlatan güneş bile
Anlamsızdı..
Öylesine karaydı ki
Gözlerine inen perde
Örtüyordu tüm başka güzellikleri
Göremediler,bilemediler,
Düşünemediler,
Düşünmek bile istemediler
Kendilerince tek çareydi

----- Son ----
Akıllarından bile geçiremezlerdi
adli tıp morgunun görevlileri,
gece saat 03:20 de getirilen,
cesedi denizde bulunan,
Kanlıca kıyılarında
ve şimdi 112 numaralı dolaba
yerleştirmekte oldukları
26 yaşlarında ki
esmer delikanlıyla,

dün akşam saatlerinde
morga getirilen
ve saray burnu'nda
ölüsü kıyıya vuran
O güzel genç kızın
sevgili olduklarını

Ve bir gün önce
Sabahleyin erkenden
aşklarıyla beraber
bedenlerinide
denize gömdüklerini
boğaz köprüsünden el ele
atlayarak
Sadece bir kaç martının çığlığında..