Abdullah Melik Mısırlı - Fısıltılı Çığlıklar

Hoyrat zamanlara gömüldü birer birer
Kiraz dallarına astığım günler.
Düşlerim kan kaybederken
Hala güneşliydi dünya
Bir mazi devrildi üstüme
Oysa yeni bir hayata uyanıyordum.

Şimdi meçhule attığım
her yorgun adımımda
Bundandır dönüp dönüp ardıma
Hüzünle bakmalarım.
Beynimle,yüreğimle,özümle
ve bu fısıltılı çığlığımla
seslenebiliyorum size,
duyuyormusunuz?

Geri dönsenize
Sabun köpüklerinden
balon yaptığım günler.
Gazoz kapaklarından
oyuncaklarımın olduğu
ve sallanan tahta atımın.
Sanırdım ki topal bir karınca kadar
yol alacak zaman.
Oysa başımın üstünden
şimşekten hızlı geçti
siyah önlüğüme annemin
beyaz bir yaka taktığı anlar.
Ve bahar sabahlarında
taze kekik kokuları...

Neredesiniz yaz gezmeleri?
Şarkılı türkülü bağ havaları
Söğütlü derede akşam sefaları
Uzak köylerden gelen zurnacılar
davulcular,kemancılar,cümbüş çalanlar
göbek atanlar,gerdan kıranlar...
Neredesiniz?

Aydınlığıma kara çaldı hain,gri zamanlar
Tökezleyip düştüm her akşam üzeri,
çocukluğuma giden o dik yokuştan.
Uçuştu anılarım bilmediğim yerlere..
Ben yalnızca baka kaldım...