Abdullah Erdem - Hz. İsa İle '7”dakika

Hz. İSA İLE '7”DAKİKA

Allah'ın selamı hepinizin üzerine olsun. Selâtu Selam Allah'ın Resulü Muhammed sallallahu aleyhi vessellem'e ve âl ve ashabının üzerine de olsun…

Ey İnsanlar!

Allah-u Teala beni peygamber olarak seçti. Yaradılışımı insanlara rahmet, bir mucize olarak sundu.”Allah Annem Meryem'e iki elçisini göndererek şöyle buyurdu: 'Ey Meryem biz sana hayırlı bir oğul ve insanlara elçi olsun diye bir peygamber müjdeliyoruz.”dediler. Annem insan kılığındaki meleklere 'nasıl olur bana hiçbir erkek eli değmemişken, bu mümkün değil” dedi. Melekler ona: 'Allah böyle diliyor, O dilediği zaman bir şeye, ol der, o da hemen oluverir” dediler. Annem elçilere: 'Nasıl olabilir, hem insanlar bana ne der Salih kullardan zannettiğimiz Meryem babasız bir çocuk dünyaya getirdi derlerse ne yaparım” dedi. Elçiler ona 'Allah böyle murad ediyor, o sana bunu kolaylaştıracak” dediler.
Melekler, Allah'tan bir lütuf olarak Kün emrini yerine getirdiler.


Ben doğduğum zaman insanlar anneme pek büyük bir iftirada bulundular. Onlar annemi zina suçundan dolayı linç etmek için tuzak kurdular. Ve ben kundaktayken etrafımızı sarmışlardı. Annem ne yapacağını şaşırmış korku içindeydi. Tam da anneme darbe indirecekleri zaman, Allah bir mucize olarak konuşmamı emretti. Ben etrafımdaki insanlara 'Durun annem masumdur. Allah beni insanlığa bir lütuf olarak babasız dünyaya getirdi. Beni peygamber olarak seçti ve benim hakkımda şu hükmü verdi: 'İsa beşikte ve yetişkinlikte insanlarla konuşacak ve iyilerden olacaktır.” Ben insanlara apaçık konuştum fakat birkaç kişi müstesna insanlar iftiralarında ısrar ettiler. Ancak onlar kaybedenlerden oldular.

Ben büyüyüp yetişkin olduğum zaman insanları Allahın dinine davet ettim. İnsanların birçoğu bana inanmadılar. Onlardan bir kısmı şöyle diyorlardı: 'Sana inanmamız için bize apaçık mucizeler göster.” Bunun üzerine Allah bana ölüleri diriltme ve insanları mesh ederek iyileştirebilme mucizelerini bahşetti. Bunlara rağmen insanlar küfürde ısrar ediyorlardı. Daha ılımlı olanlar da şöyle diyordu: 'Rabbine söyle bize katından bir sofra indirsin, belki o zaman kalplerimiz ısınır…” Ben onlara 'İnanıyorsanız Allah'tan korkun.” Dedim. Havarilerim 'istiyoruz ki biz ondan yiyelim, kalplerimiz iyice yatışsın, senin bize doğru söylediğini bilelim ve buna bizzat tanık olalım” dediler. Bende Rabbime 'Allah'ım bizim üzerimize gökten bir sofra indir; bizim için, önce ve sonra gelenlerimiz için o gün bir bayram olsun ve o olay senden bir mucize olsun, bizi rızıklandır Sen, rızk verenlerin en hayırlısısın.”dedim. Allah buyururdu ki: 'Ben onu sizin üzerinize indireceğim, ama ondan sonra sizden kim inkâr ederse ben ona dünyalarda hiç kimseye yapmayacağım azabı yaparım…”

Benim havarilerim isyan etmekte pek azgın idi. Her şeye rağmen inanmıyorlardı. Sonunda benim delirmiş ve cinleşmiş olduğuma inandılar ve beni öldürmeye karar verdiler.
Bir gün beni öldürmek için tuzak kurdular. Kimi kiminden önce davranmak için acele ediyordu. Bunun için bir araya geldiklerinde durumu anlamıştım. Onların şerrinden Allah'a sığındım. Beni son peygambere ümmet yapması için yalvardım. O ne güzel bir peygamber… Ona uyanlara selam olsun…
Ben onların şerrinden bir mağaraya sığındım. Onlardan biri beni aramaya geldiğinde, o vakit Allah bana buyurdu ki: 'Ey İsa! Seni ecelin geldiğinde öldürecek olan Benim. Seni Ben semaya yükselteceğim. Seni Yahudilerin suikastından tertemiz olarak kurtaracağım ve sana uyanları kıyamete kadar, seni inkâr edenlere üstün kılacağım…
”
Bundan sonra beni arayan adamın şekli bana benzetildi. Allah beni semaya yükseltti. Beni arayan adam mağarada fazla kalınca arkadaşları onu aramaya geldiler Ve derhal o adamı yakaladılar. Adam bana benzetilmişti bu yüzden arkadaşları onu tanıyamadılar. Adam: 'Ben İsa değilim.” diyordu, fakat öfkeden kuduran arkadaşları onu dinleyecek değildi. Sonra adamı çıkarıp çarmıha gerdiler…
Onlar Beni inkâr ettikleri için ve annem Meryem'e büyük bir iftirada bulundukları ve İsa'yı biz öldürdük dedikleri için lanete uğradılar. Hâlbuki onlar başkasını astılar. Şu anda onlar bu hususta ihtilafa düştüler. Onların bu hususta bir bilgileri de yoktur. Kapıldıkları şey bir zan ve tahminden ibarettir. Hakikatte ise Allah beni kendi huzuruna yükseltti. Allah'ın kudreti herkese galiptir. Ve onun her işi hikmet iledir.

Daha sonra kavmim yoldan iyice çıktı ve beni Tanrı ilan ettiler. And olsun Allah, ancak Meryem oğlu Mesih'tir diyenler elbette kâfir olmuşlardır. Hâlbuki ben onlara şöyle demiştim: 'Ey israiloğulları, benim Rabbim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin. Zira kim Allah'a ortak koşarsa muhakkak ki Allah ona cenneti haram etmiştir ve onun varacağı yer cehennemdir. Zalimlerin yardımcısı yoktur.

Allah'a ortak koşmaktan yine Allah'a sığınırım Allah beni, annemi ve yeryüzünde olanların hepsini helak etmek istese Allah'a karşı kimin elinde bir şey var. Göklerde, yerde ve ikisinin arasında bulunanların hepsi onundur. O dilediğini yaratır. Allah her şeyi yapabilendir.
Ben bir elçiden başka bir şey değilim. Benden önce de elçiler gelip geçmişti. Annem de dosdoğru yoldaydı. İkimizde yemek yerdik. Yaşamak için yemeğe muhtaç olan nasıl Tanrı olabilir.
Allah beni bir kul olarak göğe yükseltti.

Beni daha sonra yeniden dünyaya gönderecek. Benim dünyaya ikinci kez gönderilişim kıyamete bir alamet olacak. Ben geldiğimde kitap ehlinden her biri bana iman edecek.
Şu anda yeniden yeryüzüne gönderileceğim günü bekliyorum. Benim dünyaya ikinci kez gönderişim kıyametin en büyük alametlerinden biri ve ilki olacak. Dünyaya yeniden geldiğimde müminlerin emiri Mehdi Resul ile buluşacağım. O sizin imamınızdır. Ben de Muhammed ümmeti olacağım.
Hıristiyanlara gelince:

Onlar Muhammed ümmetinden sonra yeryüzünün en hayırlı insanları olacak. Onlardan bir kısmı beni bekliyor olacaklar. Yeryüzünde İslam'ı ikame edecek veya müminlere yardım edecekler.
Bu gün bir insanın Tanrı olamayacağına inanan Hıristiyanlar Allah'ın dinine akın edecekler. Kimler Deccal'in oyununa aldanıp, onun yanında olursa bilsinler ki Allah onların karşısındadır. Kim de Allah yolunda ilerlerse Allah onların yardımcılarıdır.

Semadaki bekleyişimin son zamanlarında hepinize selam ederim...
'Doğduğum gün, öleceğim gün ve diri olarak gönderileceğim gün bana selam olsun…”