Yeryüzünde Var Mı Eşim?
Armağanım sana, al sende kalsın.
Kalbin kor olup ışıl ışıl yansın.
Gözüm, gönlüm sende, sende kalsın.
Gölüm gönlüne aktıkça dolup taşsın.
Aşk güneşi yakar derler yaktı mı?
Gözlerimde, sözlerimde kendini görebildin mi?
Kulağına 'sevgilim”, 'Sevgilim” sesi geldi mi?
Güneş gülümseyince yüzüme ay parlamaz mı?
Yürüdü özüm suyu.
İnce damarlardan yürüdü.
Akıtmalı gel yeryüzüne.
Yeryüzüne gülücükle can gele.
Yeryüzünde var mı eşim?
Eşim bilir mi kıymetim?
Meyve verir ağacım.
Meyvem, nefsim şimdi çimenler üstünde.
Önce çiçeklerle donandım.
Sonra giyindim, kuşandım.
Gölgemde uyudu insanlar.
Adalet nasıl indirir balta?
İlim ile sarıldım, karıldım.
Yedi renkli bir şal gibi yayıldım.
Deftere, kitaba sağıldım.
Hak şarkısıdır o unutma!
İçimde bir tatlı arzu,
Boynunu bükmüş duruyor.
Eşim yok mudur soruyor?
Soruyor düşe sarılıp doyuyor.
Selam verdim neslime.
Bir içlendi, bir içlendi meyvesi.
Tanrı'ya saygıdır ahdetme.
Ümit giderse ah kalır gök kubbede.
Düşledim seni ne geçti elime?
Hoş, yarınki gün kim bilir neye gebe?
Yarını da beleyeceğim sevdamı ürete ürete.
Yılların ötesinden gelen şu sesi, ne olur tanı kız.
Uyuyan zaman artık yeter.
Kocaman olmuş hırka veren çınar.
Çınarın vakti gelip göçmeden,
Mutlu günler gösterelim şimdiden.
Abdullah Bedeloğlu