Sessiz Gemide Bir İnsan
SESSİZ GEMİDE BİR İNSAN
Nas! Bitmiyor fakir eden ayrıştıran nifak şerri
Fesat zehri kirletiyor kalpleri, mabedi, feri.
Emelimi yaşatacak bir yer bırak dünyamızda
Neresidir göster bize, götür yaşat mihrabında.
Sürmesin zulümlü hal, ulaştır refahlı felâha.
Arşa açılıp gireyim koynuna çıkmadan sabaha.
Aynı bakış, aynı emelde mutlulukla ilk safta
Cennet kapısından geçip konsak, kansak o vuslata.
Gel kapatalım, hicranlı, matemli hayat devrini.
Kalmasın arkanda elemli sevgili, ver elini.
Ne zaman bitecek bu çile, nafile bekleyişler?
Boş yere bakmasın ufka nemli gözler, şifa gönder.
Sevilmiş, seven memnun kalsın kıbleden, doğru yoldan.
Bilinmeze gitmesin sevdamız artık bu limandan.
Yıllarca yolcusuz gibi sessiz gemi sefer etti.
Dönmedi kimse geri, bu hal hüzünle sürüp gitti.
Dağılmadı başlardan gizemli düşmanlığın sisi.
Bir devri boğamadı mı yoksa o şairin sesi?
İmanın yangını duman duman dağların başında
Bir benim değil cümle âlemin, insanın bağrında
Bak, Kırmızı Başlıklı Kızı, ninesini kurt yemiş.
Gör, kurt avı o gün başlamış, bugüne kadar gelmiş.
Bir yanda Drakula, Kurt Adam, Asena Cadısı avı,
Ümmete tuzak kurarlar, nedeni uygarlık savı.
Bu şehir girdap gülüm, girdapta, âlem yaşar elem.
Mihrabıma simsiyah tüller düşmüş bitmiyor matem.
Abdullah Bedeloğlu