Kendimden habersiz şaşkın gezerdim
Aşkın ateşine düşmeden önce
Yüreği her yana taşkın gezerdim
Ayrılık, hasretle pişmeden önce.
Bilmeden güzeli, aradım güzel
Döktü duygularım zamansız gazel
Yazılmış sayfalar meğerse ezel
Anlayamadım hiç, coşmadan önce.
Çirkinleri güzel zannedip sardım
Menzil sanıp, sapa yerlere vardım
Düştüğümde dara pişman yalvardım
Yalvarsaydım keşke şaşmadan önce.
Kendini beğenmek, kibir ateşmiş
Tevâzu, hoşgörü sırdaş, kardeşmiş
Sevgi her nesneyi saran güneşmiş
Bilmedim kendimi aşmadan önce.
Meğer güzel özüm, çirkin özümmüş
İçimi işleyen dilim, gözümmüş
Kara olan yüzse kendi yüzümmüş
Anlasaydım bunu taşmadan önce.