Tortusuna el sallarken gecenin
Duman dumandı göğsü, bitimsiz
Çığlıklara boğulduğunda bir cenin
Ağladı; yer, gök, kaldığından yetimsiz! .
Rüzgarlar geçmiş elemlerin şarkısını çığırdı
Tükendi bulutlar eski ayrılıklar kahrıyla
Sonsuzluğun mâtemi sevincinden ağırdı
Yığıldı mutluluk âniden yere acıyla! .
Bir sarı sevdâydı boşluğu buran
Vîran, harap bir bakıştı anlamsız
Boşaltınca, aşk zembereğini, kuran
Yıkıldı dirençliler, çöktü zamansız! .
Sonra yeniden dirildi erken ölenler
Yeniden hayat buldu aşkla, küsenler hayata! .
Canlarını zamana pâre pâre bölenler
Dövündü: düştüklerinden ve yaptıklarından, hatâ! .