Kahve Köpüğü
Sabır belaya edilir
Sabrı dilemek de nesi?
Belâyı dillendirir
Belâmı arıyorum en tatlısından
Günleri gecelere karıyorum.
Zaman harcını sıvıyorum
gönül hanemin çıplak duvarlarına.
Göz yaşını kararında salıyorum.
Tuzlu meret!
Yoksa tutmuyor tuğlalarına.
Artık badanasını sana bırakıyorum
Acaba hangi rengi vursak?
Gül kurusu, leylak, beyaz zambak...
Dön arkana iyi bak!
Şak! Şak! Şak!
Aşkım beni çocuklar kadar şen bulacak
Fırsat vermeyeceğim fırça vurmana.
Çatacaksın önce kaşlarını,
sonra azarlayacaksın
İki saniye sürecek direncin,
şaklabanlıklar yapınca dilencin,
gevşeyecek kaşların dudakların gerilecek,
muhabbet göz bebeklerinde belirecek.
İşte o vakit Zûlcenaheyn delirecek
Dünyanın tüm hazineleri Sultanım
bir bir önümüze serilecek.
Gözlerimiz hiç birini görmeyecek!
Benimkilerde yeşil bir efsun
seninkilerde kahve köpüğü
Dudaklarında höpürdeyecek!
Abdulkadir Çelik
Ames, IA, USA
7 Ağustos 2011 - 07:21