Ey dost!
Sen aşkı,
Sevgi mi, hicran mı, vuslat mı...
Sanırsın?
Aşk deryasına düşme
Yanarsın!
Her efsunkar dilberi,
Yar diye mi ararsın?
Uyan! Perde çekme gözlere;
Baharın, kış, gönlün hüsran, kalbin elem,
Saçların matem, ruhun hüzün,
Yarının kara gece, sinen buruk acı,
Ellerin sönük virane, hayatın bahane,
Dermansız dizlere razıysan...
Zülfünü sen böyle şafakta mı tararsın?
Düşme ey dost aşkın deryasına!
İnci, mercanı bu sahillerde boşuna yitirmezler
Yakamozlarda, mehtaplarda, gelmez huzur
Olmaz surur, gönlünde varsa gurur,
Mabette cananı boşuna ararsın
Sor sual et, hicran yangınlarını,
Öyle gir, yazık olur sevda sarayına,
Destursuz girme aşka yanarsın! ...