......................................'zamansız açan çiçeğe…”
Yıllar geçiyor,sen hala yoksun
Kaç zaman geçti 'sevdan saklı”
Sensiz bir gece daha,tütün kokusu
Seni kokmadığım gece mavisinde
Koşarım caddeleri gece ayazında
Çekili hep kül rengi penceren
Tüllerin ışıltısında seslendim yalnızlığına
Hüzün bürülü buğulu gözlerde
Soluyorum gündoğumunu birileriyle
Nikahlanmış çiçek tozlarında
Çırpınır biçare arzularım
Bu öykü nerede başladı,kim bilir?
Bak gözlerime saklı çığlıkların
Labirent anlaşmazlığıdır mavi derinlikte
Özlem oldu ‘İyonya' esintileri
Islaklığı kaldı mahsum bakışların
Avazımca söylerim şimdi o şarkıyı
Zamansız çiçeklere ki, muştulasın baharı
Azalmadan mavi, alsın koynuna”ay”bu tutkuyu
Usul ve sessiz gelsin bu öykünün sonu
Kasım 2004