ÂLEMLERİN NURU
Çevir gözlerini
Çevir gözlerini vitrinlerden
Cicili bicili kör edicilerden çevir gözlerini
Kurtar gözlerini kara büyücülerin
Düzenbazların düzenlerinden
Bak;
Sensin yaşama hakkı tanınmayan
Bu başından örtüleri çekilen sen'sin
Koşarken çelmelenen
Duvar diplerinde hüzünle bekleyen
Önce hakareti göğüsleyen
Güllerden önce hakareti göğüsleyen
Sevmeyi öğrenmedin acıyı,
Kavuşmayı bilmeyen direnmeyi,
Dolu dolu bilmeyen nefret etmeyi
Öğrenen sensin...
Tükenmeyensin, yeşerensen yeşertensin
Sensin intikam alacak zalimlerden
Öldükçe ölümsüzleşensin
Yaşadıkça ölümsüzleştiren
Çağları ölümsüz ışıkla aydınlatan nesil
Ey dünyanın yalanından geçip,
Ahiretin gerçeğini isteyen
Ey kaçınılmaz olanın üzerine yürüyen
Ey Allah'ın eli elinin üzerinde olan mümin
Ey insanın kurtuluşu, yaratanın hoşnutluğu için
Ateşe koşan İbrahim…
Ey denizi eğiten, ey denizi yaran Musa
Allah'a yükselen İsa, ey dövülse sövülse,
İşkence edilse, taşlansa, ey güneşi ay'ı da alsa
Çağrısından vazgeçmeyen, Alemlerin nuru;
Hz. Muhammed Mustafa....
Ey hayatın anlamını yeryüzüne nakşedenler
Meleklerin kutsadığı tevekkülün, sabrın teri
Ey şeytanın ve insanın şerriyle kuşatılan
Yoksulluğun, garipliğin, açlığın göç verdiği aşk
Ey Allah'ın adıyla çarpan inancın kalbi, yükselt sesini
Sesinden başka ses yok, sesin Allah'ın sesi
Her şey onunla vardır.
Onunla kullar arasına her giren
Sesinle hatırla ölümünle tekrarla
Bir'dir Allah. O'ndan başka ilah yok
‘'yamadık dünyamızı yırtarak dinimizden
dinde gitti dünya'da gitti elimizden ‘'
10 Şubat 1998
MÜKÜS