Kadim dost sanıyordum, yılanmışsınız meğer
Size güven duymakla nasıl da yanılmışım
Doğru, dürüst bilmiştim, hem de çok saygıdeğer
Anladım ki sahtekâr dostlarla sarılmışım
Şaşıyorum kendime yahu ben nasılmışım?
Farkınız nedir sizin cinlerden, şeytanlardan?
Zevk mi alıyorsunuz, asılsız bühtanlardan?
Uzak durun demiştim tahminlerden, zanlardan
Koparmışım dostluğu, kırk yerden kırılmışım
Ebediyen küskünüm dargınım, darılmışım
Nefisleriniz sizi çıkarmış adamlıktan
Ruhunuz çamurlaşmış, gıdanız bataklıktan
Adınıza üzüldüm, bu kadar alçaklıktan
Bukalemun yüzlerden usanmışım, yılmışım
Dedikodu duymaktan sarsılmış, yıkılmışım
Birlik olmuşlar hepsi, şaşırmadım diyemem
Dostluk giysisi buysa giy demeyin, giyemem
Balınız zehir olsun, sofranızdan yiyemem
Yıllarca bir kumpasın dümeninde kalmışım
Biraz geç oldu ama ben dersimi almışım
Koparsa kopsun artık, tahammül halatlarım
Kapris darbeleriyle kırıldı kanatlarım
Sizin gibi dost(!) varken, ben nasıl rahatlarım
Hadi diyor ki size: Yeter be! Yorulmuşum
Tepeden tırnağa dek, sitem ile dolmuşum