gölcük depremi
Deprem oldu yıkıldı, binlerce bina.
Yaşlı genç demeden öldü insanlar.
Bazıları diyorki, artmıştı zina.
Dehşete düşüyor, bunu düyanlar.
Dıyorlarki Allah yıktı bunları.
Insan'lara bir ders, olsun diyerek.
Hak tecelli böyle yazmış sonları.
Bukadar ınsanı taşla ezerek.
Bu sözler ınsana hiç yakışmıyor.
Allah böyle bir şey yapmaz el aman.
Bunları söyleyen günah işliyor.
Yanlış yapanları af etmez zaman.
Doğanın kanunu bunlar olacak.
Evvel zamanlarda olduğu gibi.
Yanlış yapan ınsan cezalanacak.
Yevmıl kiyağmette olacak gibi.
Allah ınsanları sever her zaman.
Yeterki biz onu hatırlıyalım.
Doğa kanununda dolmuştu zaman.
Yanlışlık bizdedir unutmayalım.
Yetkililer halkı sömürüyorlar.
Biraz daha sal tanat sürelim diye.
Bizi felakate sürüklüyorlar.
Insanlar bunlara kanıyor niye.
Insanlar yalandan çok höşlanıyor.
Kaplerinde sevgi saygı kalmamış.
Hep rahat yaşamı hayal ediyor.
Belli ki geçmişten ibret almamış.
Dını alet eden bazı ınsanlar.
Böyle fırsatlardan yararlanıyor.
Felaket Allah'tan geldi diyerek.
Gelecekte kendine pay ayırıyor.
Hiç bir dert ve keder, Allah'tan gelmez.
Bütün felaketler kendimizdendir.
Dünyanın sırrına pek akıl ermez.
Bilelim ne yapsak elimizdendir.
Çürük zeminlerde bina yaparsak.
Elbette sonunda yıkılacaktır.
Para için bunları halka satarsak.
Yaşlısı ve genci hep ölecektir.
Küçük bir azınlık bunu yapanlar.
Bedelini halka ödetiyorlar.
Rüşfet alıp buna göz kapayanlar.
Allah'tan ve kuldan utanmıyorlar.
Allah diyor bize akıllı olun.
Sahtekarlar sizi aldatamasın.
Bilmediğinizi bilenden sorun.
Elinizden kimse zarar çekmesin.
Abdulkadır yazar böyle bunları.
Insanlar okusun ibret alsınlar.
Yanlış yapanların yoktur sonları.
Ergeç bir gün gelir yargılanırlar.
.