Sen, aşık olmak nedir bilir' misin? ,
Sevdiğini gördüğünde,
Hiç alev alıp, yandı mı yüzlerin?
Ilık bir meltem, esti' mi içinde?
Çarptı mı hiç kalbin,
Ateş aldı mı, hiç yüreğin?
Söyle be, dostum.
Sık, sık hayaller kurdun' mu?
Bulutların üzerinde dolaştı' mı hayallerin,
Önünde, gül bahçesi olan bir yuva kurdun mu?
Gönlünün, dalında,
Çiçekler diktin mi sevdiğinle bahçene,
Söyle be, dosttum.
Hayallerini yorgan yapıp yattın' mı hiç?
Hayallerle, uyandın mı her sabah,
Sevdiğinin kokusu geldi mi seher yelinden,
Yollarını gözledin mi sabah akşam,
Pencerenden bakıp, bakıp söyle be dostum.
Ya hicranı yaşadı mı hiç, yüreğin,
Yıllarca aradın' mı, sevdiğin kadını?
İzledin mi kalabalık caddelerden geçenleri
Belki bir gün tesadüfen karşılaşırız diye,
Ve ümit bağladın mı ihtimallere,
Söyle be, dostum.
Ben, çok sevdim çok arkadaş,
Sevmeyi tanıdım, ta yıllar öncesinden,
Çok hayaller, kurdum,
Çok çiçekler diktim, kurduğum yuvanın,
Gül bahçesinde,
Sabahları içtim kadeh, kadeh hayallerden,
Ne oldu biliyor' musun dostum.
Ve bir gün ansızın,
Kadere boyun eğdim, en uğursuz bir günde,
Geçerken şu meşhur hayaller ülkesinden.
Geçerken bir gün tesadüfen..
Ve daha sonra,
Pişmanlığı yaşadım yıllarca,
Acıları içtim geceleri, meyhanelerde,
Dertlerimi döktüm, unutabilmek için,
Kadeh, kadeh içerken adını bile bilmediğim,
Kader işçilerine,
Yaşlı kemancılar, eşliğinde.
Şimdi neden dertliyim anladın mı?
Ey benim dert ortağı dostum..
İçimde hala bir yangın var kalan,
Söndürür sanırdım zaman, söndürür sanırdım,
Ama söndürmedi zaman işte,
Zaman değilmiş, unutmanın ilacı,
Anca vuslat unutturur bu aşkı
Belki, gayrı.
Bu sevda, bu aşk o zaman biter
Anladın can dostum.