Turunç çiçek açtı,yol boyunca kokmakta,
Nisan yağmurları, usul,usul yağmakta,
Yol boyunda turunç,burcu,burcu kokardı,
Gittikçe yağmurlar,su gibi çıkarmakta.
Yolun kenarında,sıra,sıra turunçlar,
Beyazdı çiçekler,ne de güzel açmışlar,
Rüzgarlar estikçe, bir de güzel kokuyor,
Kim sebep olduysa,iyi ki de olmuşlar.
Her taraf apartman,yok olmuş narinciye,
Yol boyu dikmişler,sanki bize hediye,
Müzelik ağaçlar,yol boyunda sergide,
Yıkılmış bahçeler,apartman olsun diye.
Ara yerden gördüm,bahçeli bir harabe,
Zamana direnir, fare oynar kör ebe,
Veresesi çokmuş,yıkamamışlar demek,
Bir çocuk köşede,bağırdı birden söbe.
Harap bahçesinde,hala vardı ağaçlar,
Bir limon bir zeytin,çok yerini kırmışlar,
Yaklaşıp bir baktım, çiçek dolu dalları,
Zamana direnip, bol,bol çiçek açmışlar.
Bahçesinde bir gül,sarı renk yediveren,
Kimse görünmezdi, kim ki çekip çeviren,
Yine de kokmakta, limon gibi ayakta,
Direnir zamana, bir zamanlar sevdiren.
Ne limon ne turunç, şimdi çok uzaklarda,
Hatırlansın diye, dikmişler sokaklarda,
Kat,kat evler olmuş, yok edilmiş bahçeler,
Kalmamış bahçeler hiç yok ki yakınlarda.