GARDAŞ.
Senin, o gençliğini yaşadığın,
yerler, hala dururdur sanma.
bin dört çeker arabana, çık şöyle anadolu ‘ya doru bir gün,
geçtiğin yollar' da ne bir kağnı var, tarlalarda,
ve ne de bir kara saban var,
ne de bir çift öküz, görebilirsin gayrı,
giderken, etrafına bakarken yollarda
tarlalara doğru gayrı,
GARDAŞ;
GARDAŞ!
Gittiğin, her yolun, asfalttandır,
artık gidişin oldu, başka taraftan,
ve gelişin olmuştur bir başka, taraftan.
Otobüslerin, taksilerin bini bir para san ki,
vızır, vızır gelir geçer,
gelir geçerdir, giderken yanından.
Senin eski kara sabanla, çift sürdüğün,
o toprağını da, düşünme artık.
düşünme boş yere onları,
GARDAŞ;
GARDAŞ!
Köyündeki, o tarlaları,
artık, kimseler satın almaz oldu,
Satılığa, çıkarsan,
bedavaya versen de onları kimse yüzüne bakmaz oldu.
Ne süren var artık, ne ekip biçenler onları,
benim de köyümde ekip dikecek yerlerim vardır diye,
sevinme,vede övünme,
GARDAŞ;
GARDAŞ.
Değişti, eski bildiğin anadolu' un,
çok değişti, sen görmeyeli sen gideli buralardan,
Değişti.
Göç etti köyünden, büyük şehirlere insanlar,
Kala,kala üç beş kişi onlar da
çok yaşlılar.
Kimi sigortadan, kimi bağ kurdan,
kimi desen çalıştı oldu 657 den
emekli köyündeki insanların,
GARDAŞ;
GARDAŞ!
Çoğu yarı aç yarı susuz,
gezerler de şimdi göçtüğü o büyük,büyük şehirlerde.
gezerler, gezerler de onlar,
yine de köyümüze geri dönelim demezler,
demezler,
demezler be GARDAŞ;
GARDAŞ!
Oysa kalmadı, köylerimizin şehirden,
hiçbir farkı.
yolları asfalttan, elektrik var suyu desen o da geldi,
Mahallerde sokaklarda çeşmeler yok artık,
evlerdeki musluklardan akar oldu sular,
her bir şeyi var, anadoluda köylerin,
işte böyle
GARDAŞ;
GARDAŞ!
Akıllı olan, bazıları döndü geldi köyüne,
döndü döndü de onlar gardaş,
Onlar da toprağına, bakmaz oldu gayrı.
onlar da şehirde yaşar gibi yaşar, dönüp geldiği köyünde,
yaptırdılar birer her biri bir villa,
ve ne ekerler ne biçer bunlar toprağını,
yan gelip yatarlar,ya da kahvede,
okey oynarlar
GARDAŞ;
29 Ocak 2011
A.Yüksel Şanlı er
imza